AVRUPALILAR HİNDİSTAN’I NASIL SÖMÜRDÜ? | MESELE

4 dk


İngiliz İmparatorluğu’nun en büyük kolonilerinden biri: Hindistan. Hindistan antik dönemden bu yana oldukça önemli bir coğrafya. Avrupalılar coğrafi keşiflere başladıktan ve emperyalist düşünceye dayandıktan sonra Hindistan’dan da geçmeyi ihmal etmediler tabii. Üstelik İngilizler bu coğrafyada sömürgecilik faaliyetleri yürütmüş ilk Avrupalı millet değildi. Hindistan sömürge tarihi çok daha öncelerine dayanıyordu. Peki, Avrupalılar Hindistan’ı nasıl sömürmüştü? Gelin videonun devamında hep beraber inceleyelim.

(intro)

            Hindistan’ın sömürülmeye başlanması 15. yüzyılın sonlarına rastlar. Bu dönemde Hindistan’da Babür İmparatorluğu ve egemenliğindeki sultanlıklar hüküm sürmektedir. Son zamanlarda iç karışıklıklar yüzünden zayıflamaya başlasalar da Hindistan’ın geliri tüm Avrupa krallıklarınınkinden çok daha fazladır. Çok değil 300 yıl sonra dünyanın en fakir ülkelerinden biri olacaklardır. Her şey Afrika taraflarından üzerinde Portekiz bayrağı taşıyan bir geminin gelmesiyle başlar. Geminin kaptanı Vasco da Gama’dır. Böylece Vasco da Gama deniz yoluyla Hindistan’a ulaşabilen ilk Avrupalı olur. Geri dönüp Portekiz’dekilere haber verince buraya olan ilgi artar ve Portekizliler Hindistan kıyılarında bir düzine kadar limanı ele geçirip işletmeye başlarlar. Diğer Avrupalı emperyal güçler de bundan eksik kalmaz. İngiltere, Hollanda ve Fransa Hint limanlarını işletebilmek ve Doğu Hint adalarını keşfedebilmek için şirketler kurarlar. Evet, yanlış duymadınız. Avrupalılar sömürü işlerini devlet adı altında değil de şirketler aracılığıyla yaparlar. Kurulan bir şirket bir yeri satın alır veya üstüne konarak işletir. Sömürü işinin mantığı da budur. Yani çoğu sömürge bu şekildedir. Peki, tüm bu olanlar yaşanırken Babürlüler ne yapıyordu? Aslında Babür’de işler karışıktı. İç çatışmalar vardı ve bu limanları savunmakla pek uğraşamıyorlardı. Zaten en başından beri iç kesimlerde daha çok varlık gösteriyorlardı. Bir donanmaları olmaması buna işaret ediyordu. Bu yüzden Avrupalılar bu liman sömürüsünde doğrudan Babür İmparatorluğu’yla değil de limanları işleten ve limanları kullanan Hint tüccarlarıyla muhatap oldular. Ancak bu şirketler bölgenin siyasi karmaşalar yaşadığını ve bütün Hindistan coğrafyasının hâkimiyet altına alınabileceğini fark ederek ülkelerine haber yetiştirdiler.

            Bu coğrafyada tam bir hâkimiyet kurmak isteyen iki devlet vardı: Fransa ve İngiltere. Tam da bu zamanlarda çıkan 7 Yıl Savaşları’nın sebeplerinden biri de buydu. Hem Fransa hem de İngiltere Hint diyarını kontrol etmek istiyordu ve bu savaş kimin daha büyük olduğunu gösterecek bir gövde gösterisiydi. Aynı savaş Fransız İhtilali’ne zemin hazırlayan olaylardan biriydi. Fransız İhtilali videomuzda anlatmıştık bakmak isteyebilirsiniz. Savaş 1757’de başlayıp 1763’te bittiğinde galip olan İngiltere’ydi. Fransız şirketi bu yüzden Hindistan’dan çekilmek zorunda kaldı. Böylece Bengal bölgesine yerleşmiş İngiliz şirketinin kıtada ilerleyebilmesi için önü açılmıştı. 1800 yılına gelindiğinde İngiliz Doğu Hindistan Şirketi neredeyse tüm Hindistan’ı etkisi altına alabilecek duruma gelmişti. Üstelik şirket uygun maaşlarla Hintlilerden askeri birlik oluşturmuştu. Ancak çoğu zaman bu birliklere gerek bile kalınmıyordu. Bölgedeki sultanlara yüksek miktarda paralar teklif ediliyor ve böylece kısa sürede şirket toprakları genişliyordu. Bu zamana kadar yalnızca baharat ticaretiyle uğraşılıyor ve şirket gelirini baharat ticaretinden kazanıyordu. Ancak işler sonradan değişmeye başladı. Satın alınan topraklar tarım için kullanıldı ve pamuk ekilen tarlalardan gayet iyi bir hasılat elde edildi. Daha da ilerleyen zamanlarda çok daha önemli bir şeyin ticareti yaygınlaştı. Müdavimleri arasında Türkiye, İrlanda ve İngiltere’nin bulunduğu bir içecek. Evet, çaydan bahsediyoruz. İngilizler tam da bu zamanda çayla haşır neşir olmaya başlamışlardı.

            Tarım bir yana dursun ondan çok daha gelir getirebilecek bir şey vardı: vergiler. Bu dönemden sonra limanı işletmekle kalmadılar ayrıca limana uğrayan her gemiden vergi almaya başladılar. İngiliz şirket ile Babür İmparatorluğu arasında 1764’te Buksar Savaşı yapıldı ve savaşı İngiliz şirketi kazanınca şirket Hindistan’ın tamamında hüküm sürmeye başladı. 1766 Allahabad Antlaşması ile İngiliz hâkimiyeti daha da arttı. Bu durum hissedarların da yüzünü güldürüyordu. Hissedarlar demişken şirketin bazı hisseleri de Hintli prenslere veriliyordu. Böylece onlarla düşman olmuyorlar daha çok bir ticari ortaklık yapıyorlardı. Fakat 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde bu ticari ortaklıktan eser kalmadı. Hintli prensler şirketten azledildi, çiftçiler kira vermeye zorlandı ve üretim Britanya’daki fabrikalara kaydırılarak tüccarlar işsiz bırakıldı. Durumdan İngiliz hissedarlar gayet memnundu. Ancak aynı şey Hintliler için söylenemezdi. Ayrıca şirket kurduğu birlikteki Hintli askerlere de maaş vermemeye başladı. Irkçılık ve dini ayrımcılık da had safhadaydı. Bu yüzden Hint askerleri şirkete isyan etti. Şirket, isyanı 1857’de oldukça kanlı bir şekilde bastırdı. 1858’de son Babür İmparatoru 2. Bahadır Şah’ı tahttan indirip çocuklarını da öldürdüler ve Hindistan’daki Timur hanedanına son vererek Hindistan’ın tamamında mutlak bir İngiliz hâkimiyeti sağladılar.

            Aynı yıl şirketin oldukça imtiyaz sahibi olmaya başladığına kanaat getiren İngiliz hükümeti East India Company yani Doğu Hindistan Şirketi’nin elindeki tüm imtiyazları alarak bölgeyi doğrudan kraliyete bağladı. Böylece Hindistan artık Kraliçe Victoria’nın mülkü haline gelmişti. Şirket 1873 yılında tamamen feshedildi ve Hindistan coğrafyası British Raj adını alarak İngiliz İmparatorluğu’nun bir parçası oldu. 20. Yüzyılın ortalarına kadar sürecek İngiliz kraliyet hâkimiyeti böylece başlıyordu.            

İşte Avrupalılar Hindistan’ı böyle sömürmüştü? Peki, Hindistanlılar bunca yüzyılın ardından bağımsızlıklarını nasıl tekrar kazanabildiler? Bu da başka bir videoya kalsın o zaman. Böylece bir videomuzun daha sonuna geldik. Videolarımızdan haberdar olmak için abone olmayı ve bizlere destek olmak için videoyu beğenmeyi unutmayın.


Sizin Tepkiniz Nedir?

Üzgün Üzgün
6
Üzgün
Kızgın Kızgın
5
Kızgın
Hahaha Hahaha
4
Hahaha
Beğendim Beğendim
2
Beğendim
İnanılmaz İnanılmaz
1
İnanılmaz
Sevdim Sevdim
13
Sevdim
Beğenmedim Beğenmedim
12
Beğenmedim
AHALİ

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Yazı Formatı Seçiniz
Serbest Yazı
Yazılarınıza Görseller Bağlantılar Ekleyebilirsiniz
Video
Youtube and Vimeo Embeds