Bilgisayar Dünyasına Bakış Açısı Bölüm: 7

Bilinmezlik İçindeki Gerçeklik
Bu hafta azcık ucundan Facebook’a dokunalım istedim. Bir çoğumuz o meşhur kuruluş hikayesini biliyordur.
Mark adında bir genç okuduğu üniversite içinde bir ağ oluşturuyor ve sonra bu ağ büyüyerek facebook’u ortaya çıkartıyor.
The Social Network u izleyenler bilir genç bir üniversite öğrencisi arkadaşlarından çaldığı bir fikri geliştirerek zengin oluyor. Peki gerçek ne? Bir çoğumuz facebook’u bir amerikan istikbarat teşkilatının bir projesi olarak da bilir. Bir çok söylenti var bizi izliyorlar bizi dinliyorlar tarzında…
İşin kurgusal boyutunu bir yana bırakacak olursak Facebook projesi aslında tam bir yönetimsel pazar üzerine kurulmuş bir düzenden ibarettir.  İlk başlarda masum gibi gözüken platformda bugün aradığımız hemen hemen her şeyi bulabiliyoruz. Facebook Inc. bugün bünyesinde bir çok alt şirketi barındırmakta bunlardan en çok bilineni Whatsapp, İnstagram, Oculus gibi platformlardır. Son zamanlarda çokça duyulan veri paylaşımı meselesine değinmeden olmaz tabi. Facebook da takip ettiğiniz insanlardan tutun da paylaşındığınız her bir paylaşım sizin aslında sanal yansımanızı çizer. İşte bu çizilen resim reklam olarak size geri dönüş sağlar.

Bir skandal patlamıştı yakın zamanda verileri sattığına facebook’un. İşte bu skandal aslında tüm gerçekliği bize genel hatları ile göstermekte. Mükemmel bir başarı hikayesinin arkasındaki gerçeklik. İster bir çoban olalım ister bir ceo hiç fark etmez internet ağındaki yansımamız bize bir şekilde geri dönüş sağlıyor. Aslında aynı şekilde Google ve Microsoft gibi firmalarda bu işin içinde sadece Facebook ile sınırlandırmamamız lazım bunu.
Genel olarak bakıldığında pazarın reklam sektörünün elinde olduğunu anlayabiliriz aşağı yukarı. Bir süre öncesine kadar tamamen eğlence alanı olan sosyal medya yeterli data toplandıktan sonra reklam sektörüne satılmıştır. Buna en güzel örnek google amcaya sorduğumuz en ufak bir bilginin bir hafta boyunca bize reklam olarak gösterilmesini hatta bazen arkadaşlarımızla konuştuklarımızın bile reklam olarak karşımıza çıkmasını örnek verebiliriz. Kısaca özetlemek gerekirse yeteri kadar veriyi toparlayan sistem harcanan parayı katlayarak tekrar kazanmaya başlamıştır. Ve bizler bu sisteme ücretsiz bir üyelik ile giriş yapıyoruz. Verilen gizlilik sözleşmesini okumadan kabul ediyoruz. Bu dev organizasyonun bir piyonu olarak zor yollarla kazandıklarımızı bir tık ile geri veriyoruz.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere…
(Her haftasonu yazmak isterim sizlere lakin her insanın kendince sorunları ve bir yoğunlu var. Yoğun ve yorucu günlerden dolayı yazı biraz aksadı sizlerden içtenlikle özür diliyorum.)