Sizce elektrikli arabalar kaç yıldan beri üretiliyor? 20 yıl, 30 yıl? Aslında elektrikli arabalar o kadar da yeni bir teknoloji değil. İlk içten yanmalı benzinli araçtan bile 50 sene önce üretilmişler. Neredeyse 200 sene önce. 1830’lu yıllarda dünyanın farklı noktalarında mucitler tarafından üretilmiş elektrikle çalışan ilk otomobiller görmek mümkün. Şimdi gelin elektrikli araçların serüvenine ve günümüzdeki elektrikli araç çalışmalarına beraber göz atalım.
1830’lu yıllarda elektrikle çalışan ilk otomobilleri görmenin mümkün olduğunu söylemiştik. O yıllarda buharlı araçlar da kullanılıyordu. 1886’da Karl Benz ilk içten yanmalı aracı icat etti. Elektrikli araçlarsa o yıllarda oldukça popülerdi. 1897 yılında elektrikli taksiler New York’ta hizmet veriyordu. 1900’lerin başı elektrikli araçların altın çağı olarak anılır. ABD’deki araçların dörtte biri elektrikliydi. Ta ki içten yanmalıların çağı başlayana dek. 1908 yılında Henry Ford, T Modeli’nin üretimine başladı. 1914 yılında Model T, Ford’un kendi icadı üretim bandına taşındı. Üretim süresinin 1,5 günden 93 dakikaya düşmesiyle azalan maliyetler otomobili halkın alabileceği seviyeye getirdi. Model T o kadar satıldı ki 1970’e kadar en çok üretilen otomobil unvanını korudu. Ford öyle başarılı oldu ki Aldous Huxley distopik kitabı Cesur Yeni Dünya’nın ilahını Ford olarak seçmiştir. Bunlar yaşanırken elektrikli araçlar; benzine ulaşımın kolaylaşması, beygir gücünün yetersizliği, uzun mesafe gidememesi gibi sebeplerden unutuldu gitti. 1960’lara gelindiğinde fosil yakıtların dünyaya verdiği zararlar konuşulmaya başlansa da büyük ölçekli değişimler yaşanmadı. Uzun yıllar boyunca da yapılan girişimler başarılı olamadı.
1997’ye gelindiğinde Toyota dünyanın ilk seri üretim hibrit otomobili Prius’u satışa sundu. Hibrit teknolojisi benzin veya dizel motorun temel olduğu elektrik motorunun ise yardımcı olarak yer aldığı bir teknolojidir. Yüksek enerjiye ihtiyaç duyulmadığı durumlarda elektrik motorunun çalışmasıyla yakıttan tasarruf sağlanır ve aynı zamanda emisyon oranını da azalır. Toyota, Prius ile başarılı olunca büyük otomobil üreticilerinin ilgisi bu alana kaydı. Hibrit otomobillere ilgi artarken elektrikli araçlar da daha çok konuşulur oldu. 2006 yılında o zamanlar bir Silikon Vadisi start-up’ı olan Tesla Motors tamamen elektrikle çalışan bir spor araba üreteceğini duyurdu. 2008 yılında ilk satışı gerçekleştirilen otomobil iyi talep gördü ve müşterilerce tutuldu. 2010’da Nissan, Leaf modelini satışa çıkardı. Büyük başarıya imza atan model en çok satan elektrikli araç unvanı halen korumakta. Sonraki yıllarda Tesla sırayla S, X, 3 modellerini üretti. Tesla şu anda tahmin edeceğiniz gibi bu alanda en popüler şirket. Bunun arkasında Elon Musk gibi bir dehanın olması en büyük sebeplerden. Öncü firma olduğunu da unutmamak gerek.
Tüm bunlar kulağa basit gelse de elektrikli araçların önünde büyük engeller bulunmuyor değil. Tek şarjla gidilebilecek mesafe, şarj süresi, şarj istasyonlarının yaygın olmaması, araç bataryalarının ağır ve maliyetli olması bunların başında geliyor. Araçların şarj olması belli bir süre alıyor ve evlerimizde telefon şarj eden bizlerin bir arabayı şarj etmesi tahmin edebileceğiniz üzere bir hayli zaman alır. Bu yüzden hızlı şarj istasyonlarının sayısının artması lazım. Özellikle şehirlerarası yollarda. Bu da maliyetli bir iş. Ancak Almanya’da geliştirilen bir proje bu sorunu biraz daha çözer nitelikte. Genellikle tır ve kamyon gibi ağır vasıtaların kullandığı sağ şeride bir sistem entegre ederek en azından tırlar için şarj problemini çözmeyi hedefliyorlar. Ayrıca bu yöntem tırların sol ve orta şeridi işgal etmesinin önüne geçecek gibi duruyor. Tüm bu meselelere rağmen dünyada elektrikli araçlara olan rağbet gittikçe artıyor. Bundaki en büyük sebep içten yanmalı motorların kullandığı fosil yakıtların başımızı ağrıtması. İnsanlık olarak dünyaya çok zarar verdik ve ucu bize dokunmaya başladı. Gerekli adımları atmamız gerekiyor.
Elektrikli araç yarışına ülkemiz de dâhil oldu. 27 Aralık 2019 tarihinde Gebze’de büyük bir coşkuyla Türkiye’nin ilk elektrikle çalışan yerli ve milli arabası tanıtıldı. Sergilenen iki tip modelin dışında üç tane daha farklı model yapılması hedefleniyor. 2030 yılına kadar toplamda 5 modeliyle İstanbul sokaklarında dolaşılabileceği öngörülüyor. Dünya çapında bir başarı hedefleyen TOGG’un fabrikasının inşası Bursa’nın Gemlik ilçesinde devam ediyor. Pillerin de ülkemizde üretilecek olması sevindirici. 2022’nin sonunda ilk otomobilin banttan inmesi bekleniyor. Ayrıca banttan ilk araç inene kadar ülkenin şarj istasyonu altyapısının oluşturulacağı da tahmin ediliyor. Yeni bir alan olduğu için geç kaldığımızı söylemeyiz. Dünya çapında satış hedeflendiğinden ilk üretilen arabalara halkın ulaşımı zor olacak gibi duruyor. Asla bir TOFAŞ olamaz tabii ancak tahmin edilen o ki ilerleyen yıllarda banttan inen araç serilerinin artmasıyla bu arabalar biraz daha ulaşılabilir olacak. Siz de Yorumlarda TOGG alıp almayacağınızı belirtebilirsiniz.
Bir videomuzun daha sonuna geldik. Videolarımızdan haberdar olmak için abone olmayı ve bizlere destek olmak için videoyu beğenmeyi unutmayın.
0 Yorum