24 milyon kilometrekare yüzölçümüyle dünyanın gelmiş geçmiş en büyük kara devleti: 1206’da Cengiz Han’ın kurduğu Moğol İmparatorluğu. Bir de günümüz haritasına bakalım. Rusya’yla Çin arasına sıkışmış yarısı kurak çöllerden oluşan bir devlet. Peki, neden böyle oldu? Neden bu kadar büyük bir devlet şimdi küçücük sınırlara sahip? Neden bütün dünyaya korku salan Moğollar şimdi bozkırın ortasındaki çadırlarında kendi halinde yaşam mücadelesi veriyor? Gelin Moğolların çöküş hikâyesini ve nedenlerini hep beraber öğrenelim.
(intro)
1206 yılında Cengiz Han’a boyun eğen Moğol ve Türk boylarının birleşmesiyle kurulmuştu Moğol İmparatorluğu. Ardından fetihler başladı ve imparatorluk Orta Asya’yı hâkimiyet altına aldıktan sonra Avrasya’da ilerlemeye başladı. Cengiz Han’ın 1227’deki ölümünün ardından geride Hazar’dan Pasifik’e kadar uzanan bir imparatorluk kalmıştı. Cengiz Han ölümünden kısa bir süre önce devletin yönetimini dört oğlu arasında paylaştırdı. Her ne kadar 4 ayrı yönetici olsa da hâlâ varlıklarını Moğol İmparatorluğu çatısında sürdürüyorlardı. Kağanlık, büyük han olarak merkez Karakurum’da olmak üzere Ögeday’a bırakılırken Balkaş’ın kuzey ve doğusundaki Tarbagatay, Kara İrtiş ve Uranga bölgelerinin idaresi de ona verildi. Çağatay’a eski Kara Hitay İmparatorluğu ve Uygur ülkesinin yer aldığı Türkistan’dan İli, Issık Göl, Çu ve Talas havzaları ile Maveraünnehir’e kadar uzanan topraklar verildi. Cengiz’in en küçük oğlu Tuluy ise Moğol geleneğine göre ailenin koruyucusu “Otçigin” sıfatıyla babadan kalan ilk toprakların mirasçısı olarak, Tula, Yukarı Onon, Yukarı Kerulen arasındaki topraklara sahip oldu. Güney Sibirya, Kıpçak bozkırları, Harezm ve Kafkasya toprakları büyük oğlu Cuci’ye verildi. Ancak Cuci, Cengiz Han ölmeden 6 ay önce öldüğü için idaresi altındaki topraklar onun oğulları Orda ve Batu’ya verildi.
Bu hanların kendi aralarında çekişmemesi gerekiyordu. Sadece dış fetihlerde kimin nereye ilerleyeceği belli olsun ve bu kocaman imparatorluğun yönetime uzak yerlerinde isyanlar çıkmasın diye böyle bir yola gidilmişti. Batu Han Doğu Avrupa’ya korku salıyordu. Moskova, Kiev, Macaristan ve hatta Dalmaçya kıyılarına kadar ilerlemişti. 1241’de imparatorluğun büyük hükümdarı Ögeday Han öldü. Aynı yıl Moğolların İran istilasını yürütmek için Baycu Noyan tayin edildi. Baycu Noyan, Anadolu’yu Moğollara bağlayarak büyük Han’ın nazarında itibar kazanmak istiyordu. 1243 ilkbaharında Kayseri’de toplanan Anadolu Selçuklu ordusunu Sivas-Erzincan arasındaki Kösedağ mevkiinde mağlup etti ve Anadolu Selçuklu Devleti, Moğollara her sene yüklü bir miktar vergi ödemek koşulu ile barış yapmak zorunda kaldı.
1246’da toplanan kurultayla devletin başına Güyük Han getirildi. 1255 kurultayında büyük han olan Tuluy’un oğlu Möngke, merkez Karakurum’da büyük han olarak kendisi kalırken kardeşlerinden Kubilay’ı Çin’in tamamının fethi için, Hülâgu’yu ise tam bir kontrol sağlanamayan İran’a “il-han” yani bölgesel han olarak gönderdi. Hülagü, Tebriz’i başkent yaparak Azerbaycan’a yerleşti. 1258’de İran’da Alamut Kalesi’ni fethedip yerle bir ederek Hasan Sabbah’ın İsmailîleri’nin sonunu getirmesinin yanı sıra Bağdat’ı fethederek Abbâsî Hilafetine son verdi. Möngke’nin 1259’daki ölümüyle, Moğolların büyük fütühat devri sona erdi. 1260’taki Ayn Calut savaşında Moğol ordusu, Sultan Baybars komutasındaki Memluk ordusuna yenildi. Möngke’nin ölümüyle Cengiz soyundan gelen yöneticiler arasında bağlar iyice gevşemeye başladı. 1262’de Batu’nun oğlu Berke ile Hülagü, güçlerini birleştirip topraklarını batıya doğru genişletecek yerde, Azerbaycan ve Kafkasya’daki otlaklar yüzünden bir dizi çarpışmaya girdiler. Berke’nin Mısır Memlukları ve Anadolu Selçukluları ile ittifakı hem de akrabalık tesis edişi Hülagü’nün batıya doğru ilemesinin önünü tıkadı. Aynı tarihte doğuda, Tuluy’un çocukları, Kubilay ve kardeşi Arık Böke arasındaki taht kavgasından çıkan ve dört yıl süren savaş sonucu merkez de sarsıntı içerisindeydi. Kubilay bu mücadeleden galip çıkıp kağanlık kendisine geçince başkenti, Karakurum’dan bugünkü Pekin’e taşıdı. Böylece Çağatay Ulusu ve Batu’nun Altın Ordasından sonra Çin’de Çinlilerin Yuan Hanedanı olarak adlandırdığı Kubilay Hanlığı İran’da da Hülagü’nün İlhanlıları olmak üzere iki devletin daha temelleri atılmış oluyordu.
1294’te büyük han Kubilay’ın ölümünden sonra imparatorluk tamamen 4 ayrı devlete parçalandı. Moğolların çöküşünde hem iç çekişmeler, hem de istila merkezli bir devlet olması etkiliydi. 1502’de Altın Orda Devleti, 1368’de Kubilay Hanlığı, 1336’da İlhanlılar ve 1347’de Çağatay Hanlığı da dağıldı ve bu dört devlet de artık çok parçalı bir yapıya büründü. Sonraları Çağatay milletini oluşturan kabilelerden Barlasların reisi Emir Timur, önce Maveraünnehir’de hâkimiyet sağlayacak, sonra İran ve Hindistan’ı fethedecek daha sonra Çin seferi öncesi güvenliği sağlamak için Osmanlı ve Memluk üzerine yürüyecekti. Ankara Savaşı’nda Yıldırım Bayezid’i esir alacak ancak Çin seferine çıkmak üzereyken yolda hastalanarak ölecekti. Ardından varisleri bu devleti 1507’ye kadar yaşatacaktı. Kurulan Moğol devletleri arasında en uzun süre varlığını sürdürebilen devletler Altın Orda ve Timurlu devletleri olacaktı. Çünkü diğer devletler istilacılıktan ödün vermemiş, bir medeniyet inşa etmemişlerdi. Bu yüzden arkalarında bunu Moğollar inşa etti denebilecek bir eser bırakmadılar. Hatta inşa etmek bir yana, yapılanları da yıkıp döktüler. Ancak Altın Orda ve Timurlular hem İslamiyet’i benimsedi hem de daha kalıcı olmayı hedefleyerek yerleşik bir düzen kurdular.
Moğol İmparatorluğu’nun dağılış süreci aslında medeniyetin önemini anlamamız için en büyük örneklerden biri. Zira Roma da oldukça geniş topraklara sahip bir devletti ancak bayındır bir devlet sistemi olduğu ve medeniyete önem verdiği için bölünse bile yaklaşık 1500 yıl varlığını sürdürdü. Osmanlı İmparatorluğu da aynı şekilde fethettiği yerleri Moğolların aksine imar etti ve böylece 623 yıl boyunca ayakta kalabildiler.
Ancak Altın Orda ve Timur devletleri bir süre sonra asimile oldu ve Moğol kanından yavaş yavaş kopmaya başladılar. Günümüz Moğollarıysa Cengiz Han’ın 1206’da devleti ilk kurduğu sınırlarından bile küçük bir sınıra çekilmek zorunda kaldı.
İşte Moğol İmparatorluğu, medeniyet kuramadıkları için tam da böyle çökmüştü. Böylece bir videomuzun daha sonuna geldik. Videolarımızdan haberdar olmak için abone olmayı ve bizlere destek olmak için videoyu beğenmeyi unutmayın.
0 Yorum